1500 şahsa mezar olan Titanik faciasından kurtulan bayan anlatıyor

RMS Titanic, Belfast, Kuzey İrlanda tersanelerinde üretilmiş bir transatlantik gemisiydi. 15 Nisan 1912 gecesi daha birinci seferinde bir buz dağına çarpmış ve yaklaşık 2 saat 40 dakika içinde Kuzey Atlantik’in buzlu sularına gömülmüştü. 1912’de üretimi tamamlandığında dünyanın en büyük buharlı yolcu gemisiydi. Batışı 1.514 kişinin vefatıyla sonuçlanmış ve tarihe en büyük deniz felaketlerinden biri olarak geçmişti.

“DEVAMLI GEMİNİN ATMAYACAĞI ANONS EDİLİYORDU”

Eva, 7 yaşındayken şahit olduğu faciayı 1985’te Hürriyet’ten Mihrişah Safa’ya anlatmıştı.

Eva’nın babası Benjamin Hart, inşaatçıydı. Annesi Esther ile birlikte Kanada’ya göç etmeye karar verdiler.

Aslında anne Esther başından beri bu gemiye binmeye karşıydı. Günlerce uğraşmasına rağmen kocasını ikna edemedi.
Titanik limandan büyük şenliklerle yolcu edildi. Esther çok huzursuzdu. Eva annesini şöyle anlatıyordu:

“Yolculuğun başından kaza gecesine kadar gündüz uyudu, gece giyinik bekledi. Kaza, adeta içine doğmuştu. Kaza gece yarısına 15 dakika kala oldu. Geminin bir gürültü ile sarsıldığını duyduk. Saatlerdir uyanık olan annem giyinik vaziyette ayakta bekliyordu. Babamla ben yataklarımızdan fırladık. Ne olduğunu anlamak için camdan bakıyorduk. Lakin etraf zifiri karanlıktı. Devamlı ‘geminin batmayacağı’ anons ediliyordu.”

‘SESSİZ VEFATI İZLEDİK’

Kadınlar ve erkekler filikaya bindirildi. Eva’nın babası da gemide kalanlardandı. “O hoş yüzer saray, denizlerin gelini karanlıkta, gözlerimizin önünde yana yatmış batıyordu. Çaresizlik içinde seyrettik. Evvel gövdesi, sonra güvertesi sonunda bacası su altında kalana kadar ‘sessiz ölümü’ izledik.”

“BENCE TİTANİK KUTSAL BİR MEZAR”

Röportajın yapıldığı yıllarda Titanik’in enkazı yeni bulunmuş, geminin su üstüne çıkarılması tartışılıyordu. Eva bu tartışmalara karşı çok netti:

“Geminin su üstüne çıkartılmasına karşıyım. Babamı ve orada yatan 1500 kişiyi mezarlarında rahat bıraksınlar. Titanik bence kutsal bir mezar. Geminin su yüzüne çıkartılacağını sanmam. Umarım çıkarılmaz.”

Peki Eva enkazın olduğu yere gidip denize çiçek atacak mıydı?

Bu soruyu duyunca Eva’nın yüzünden kara bir gölge geçti. Artık 80 yaşına ulaşmış Titanik kurbanının yüzü kasılmış, gözleri dehşetle dolmuştu:

“Bir kez kâfi. Oraya bir daha asla gitmem. Babamı ve başkalarını; okyanuslarındaki mezarlarında rahat bıraksınlar.”

Eva Hart, 1994 yılında kazada yaşadıklarını kitap haline getirdi.